top of page
  • LinkedIn
  • Instagram

İnsan ve Yetenek İlişkisi: "Öğrenme Sanatı"

Coğrafyamız mı kaderimizi belirliyor, kaderimiz mi coğrafyamızı şekillendiriyor?
Çocuk, köprüde futbol topuyla oynuyor. Beyaz forma, gri ve yeşil ayakkabılar giyiyor. Arkada bir çocuk ve adam var. Gökyüzü bulutlu.

“Coğrafya Kaderdir” sözü sosyoloji ve iktisat alanlarının öncülerinden İbn Haldun’ a atfedilir. Bu söz, toplumların coğrafi ve çevresel koşullarına bağlı olarak belirli bir gelişim ve kader çizgisine sahip olduğunu ifade eder.

 

Coğrafyamız mı kaderimizi belirliyor?


Yoksa kabullendiğimiz kaderimiz mi coğrafyamızı tarifleyip şekillendiriyor?

 

Coğrafya ile toplumsal kader arasında kuvvetli bir bağ ve etkileşim vardır. Coğrafya kaderimizi, kaderimiz de coğrafyamızı şekillendirir. Bizler coğrafyayı yeniden şekillendirecek kaderi belirlemenin de kendi elimizde olduğuna inanıyoruz. Coğrafya belirleyicidir ama mutlak değildir, ortak aklı ve bilimi kullanarak yapılacak çalışmalar ile insanoğlu coğrafyasını yeniden kendisi şekillendirebilir.

 

Öncelikle insan bireysel olarak, içindeki yeteneği arayarak keşfetmelidir. Öğrenme sanatıyla, bilinçli ve sistematik çalışmayla bu yetenek geliştirebilir. Toplumsal olarak ise, yetenekli insan sayımızı artırabildiğimiz ölçüde coğrafyamızın bize sunduğu kadere razı olmaz, kendi kaderimizi kendimiz yeniden inşa ederiz.Diğer bir deyişle kişisel kaderimizin öğrenme sanatı ile değiştirilmesi, toplumsal olarak yaşanacak bilinçlenme ve yetenekli insan sayısının artırılması sayesinde coğrafyanın yeniden şekillendirilmesi mümkündür. Çünkü İnsan kendi kaderini değiştirdiğinde, bir toplumun ve bir coğrafyanın kaderi de değişmeye başlar.


İnancımız odur ki;


Yetenek doğuştan gelen bir lütuf değildir. Sonradan kazanılabilen bir beceridir. Her birey, kendi potansiyelini keşfedebilir, geliştirebilir ve dönüştürebilir. Her birey, öğrenme sanatı ve bilinçli çalışma ile kişisel kaderini tersine çevirebilir, hedeflerine ulaşabilir ve dünyaya katkı sunabilir. Bireysel olarak her bir bireyin kendi gerçek yeteneğini keşfedip bilinçli çalışma ile yeteneğini geliştirdiği, toplumsal olarak da yetenekli insanlarımızın sayısının arttığı bir ortamda kendi toplumsal kaderimizi yeniden tarifleyebiliriz.


Bugün iyi dediğimiz coğrafyaların en önemli özelliği de, ülke insanlarının yeteneklerini zamanında keşfedip geliştirmiş olmaları ve bu insanların oluşturduğu toplumların kendi belirledikleri kaderleri ile coğrafyalarını şekillendirmiş olmalarıdır.

 

Oysa bu kadim topraklar, var olabilecek en iyi kaderi hak ediyor.


Bu topraklardan beslenmiş ve kişisel kaderlerini belirleyebilmiş bir grup arkadaş olarak her gün daha fazla yeteneğe ilham ve cesaret vermek üzere yola çıktık. Bireylerin kendi yeteneklerini keşfetmeleri, bilinçli pratik ve tariflediğimiz öğrenme sanatı ile kendilerini geliştirmelerine  ilham ve cesaret verebilmek, bu doğrultuda toplumda bir bilinçlenme ve aydınlanmanın ışığını yakabilmek en temel amaçlarımızdır.

 

Bu sosyal çabamızın altında, insan varlığına ve bu kadim topraklara duyduğumuz derin saygı yatıyor.


F. Ercan KEFLİ

Yorumlar


bottom of page